21 Aralık 2008 Pazar

Sahabenin Peygamber Aşkı ( Abdullah Bin Huzafe )





Hicretin 19 yılında Hz.Ömer zamanında Rum diyarlarına yapılan seferlerin birinde düşmana bir gurup müslümanla beraber esir düştü.Bizans imparatoru Müslümanların Peygamberlerine olan aşırı sevgi ve bağlılıklarını bildiği için ilk önce Abdullah Bin Huzafe ( r.a ) huzuruna getirtti.Ona şöyle dedi:


- Sana bir teklifim var ?


- Nedir ?


- Hırıstıyan ol kurtul.


Abdullah Bin Huzafe ( r.a ) şöyle buyurdu


- Asla ! ölmem teklif ettiğin şeyi kabul etmemden daha iyidir dedi.


Bunun üzerine imparator şöyle çıkıştı.


- İstediğimi yapmazsan seni öldürtürüm diye çıkıştı.


O


- Evet buna gücün var dedi.


İmparator onu önce çarmıha gerdirdi.Sonrada oradan alıp bir yere hapis ettirdi.Günlerce aç suzuz bırakıldı.Açlıktan ölme noktasına geldi.İmrator ona manevi işkence yapmak için pişirilmiş domuz eti ve içki gönderdi.O ise İmparatora dönerek şöyle dedi.


-Allah’ın böyle durumlarda bunları bana helal kıldığını bliyorum.Ancak islamın izzet ve şerefini korumak uğruna onlara el sürmüyorum .


Bu kez büyükçe bir kazan getirildi.İçi fokur fokur yağ kaynıyordu.Abdulah Bin Huzafe ( r.a ) l a birlikte esir müslümanlardan biride kralın huzurundaydı.


Kral ona ;


- Dinini terkedip hırıstiyan olursan kurtulursun dedi.


O

- Asla ! deyince


- Onu kazana atmaları için emrini verdi.Abdullah Bin Huzafe ( r.a. ) nın arkadaşı gözünün önünde kızgın yağda haşlanarak şehit olmuştu.İmparator direnmeye devam ederse onuda kazana atacağı tehdidini savurdu.Askerler onu tutup kazanın yanına getirdiklerinde Abdullah Bin Huzafe ( r.a. ) ağlamaya başladı.Onun korktuğunu ve pişman olduğunu düşündüler.


Ona;


- Teklifimizi kabulmü ediyorsun ? diye sordular. O ise ;


-Hayır diye cavap verdi.


- O zaman niye ağlıyorsun dediler.


O Şöyle cavap verdi.


- Düşündümki “ şu kazana atılıp öleceğim “ Halbuki ben şu bir tane canım yerine vucudumdaki tüylerim adetince canım olsaydıda her birini Allah ve Rasulü için verebilseydim dedi.İmparator bu cevaptan çok etkilendi ve ona şöyle dedi.


- Seni ancak beni öpmen şartı ile serbest bırakırım dedi. Oda ona;


- Seni öpersem bütün müslümanları serbest bırakırmısın diye sordu.O da ona ;


- Evet bütün müslümanları serbest bırakırım dedi.


Abdullah Bin Huzafe “ Bu kadar müslümanın serbest bırakılması karşılığında Allah düşmanlarından birini öpmemde her hangi bir mahsur olmadığını düşündüm ve onu öptüm der.


Kral sözünü tuttu bütün müslüman esirleri serbest bıraktı. Abdullah Bin Huzafe ( r.a ) serbest bırakılan müslümanlarla birlikte Medineye geldi.Olanları Hz.Ömere ( r.a ) anlattı.Bunu duyan Hz .Ömer ( r:.a );


- Her Müslümanın Abdullah Bin Huzafe ( r.a ) öpmesi gerekir.İşte ilk olarak onu ben öpüyorum diyerek onu kutladı.


Kaynak

Candan öte sevmek

Dr.Hilal Kara-Abdullah Kara