20 Ekim 2008 Pazartesi

Rabbimizin Dilinden Ona Yalvarış


************

Rabbimiz ancak,yalnız sana ibadet eder,yalnız senden yardım dileriz.Bizi lütuf ve ikramda bulunduğun,göstermiş olduğun doğru yol üzere bulunan kullarının yoluna ilet.Gazabına

Uğramış ve sapıtmışların yoluna değil.( Fatiha suresi )

************

Rabbbimiz bizi doğru yoluna ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme, bize tarafından rahmet bağışla.

Lütfu en bol olan sensin.Rabbimiz seni tüm noksanlıklardan tenzih ederiz.( Ali İmran 8-191 ayet )

************

Ey Rabbim beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle.Ey Rabbimiz dualarımızı kabul et.Ey Rabbimiz amellerin hesap olunacağı gün beni, anamı , babamı, ve

Müminleri bağışla ( İbrahim suresi 41-42 ayet İbrahim Peygamberin duası )

************

Ey Rabbimiz bize Peygamberlerin vasıtası ile vaat ettiklerini ikram et ve bizi kıyamet günü rezil Rüsvan etme ; şüphesiz sen vaadinden caymazsın. Rabbim gireceğim yere dürüstlükle girmemi,

Çıkacağım yerdende dürüstlükle çıkmamı sağla ve bana tarafından hakkıyle yardım edecek bir

Kuvet ver. ( İsra Suresi 80 ayet )

************

Rabbimiz bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla.Kalplerimizde iman edenlere karşı hiç bir kin bırakma,şüphesizki sen çok şevkatlı , çok merhametlisin. ( Haşır suresi 10 ayet )

************

Ey Rabbimiz bizi sana boyun eğenlerden kıl.Neslimizide sana itaat edenlerden eyle.Bizi sana hakkıyla ibadet edenlerden eyle.ve tevbemizi kabul et.Zira sen tevbeleri çok çok kabul eden

çokça merhametli olansın.( Bakara Suresi 128 ayet )

************

Ey Rabbimiz bana sonra gelecekler içinde iyilikle anılmak nasip eyle.Beni naim cennetinin varislerinden kıl,İnsanların dirilecekleri günde beni mahçup eyleme.Rabbim bana hikmet ver veiyiler arasına kat. ( Şura suresi 83-85-87 ayetleri Hz.İbrahimin Duası )

************

Rabbim bana gözümün aydınlığı olacak bir eş ve zürriyetler bağışla ve beni takva sahiplerine önder kıl.( Furkan Suresi 74 ayet )

************

Rabbim yüreğime genişlik ver,işimi bana kolaylaştır.Dilimden bağı çözki sözümü anlasınlar. ( Taha suresi 25-26-27 Hz Musanın firavuna tebliğden önceki duası )

19 Ekim 2008 Pazar

Hz Ebu Bekir ( R.A ) Peygamber Sevgisi


İlk müslümanlardandır.Allah Rasülünü ( a.s.m ) can dostu ve mağara arkadaşıdır.Malını servetini

Bu yolda harcayan bir sahabidir.Allah Rasulü ( a.s.m ) la kızı Hz .Ayşe (R.anh. ) evlendirerek. Peygamberimizin kayın pederi olma şerefinede ermiş bir sahabidir.

Müslümanların sayısı 39 bulunca Hz.Ebu Bekir Allah Rasulü ( a.s.m )

- E y Allah’ın Rasulü (a.s.m ) artık gizlenmeyi bırakalım açıktan insanları islama davet edelim dedi

Allah’ın Rasulü (a.s.m )

- Ey Ebu Bekir ! Henüz sayıca çok azız buyurdu.

Ancak Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ısralıydı.İsteğini Allah’ın Rasulü (a.s.m ) a tekrar yineledi. Allah’ın Rasulü (a.s.m ) Hz.Ebu Bekir’in ısrarı üzerine isteğini kabul etti.Bunun üzerine bütün Sahabiler topluca Müşriklerin şaşkın bakışları arasında topluca Mescid-i Harama doğru yönelerek yürümeye başladılar.Mescid-i Harama gelince Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ayağa kalkarak bir konuşma yaptı ve insanları islama çağırdı.Müşrikler bu davet karşısında Allah Rasulü’ (a.s.m.) ve Ashabına kin ve

Öfke kusrakak. Allah Rasulü’ (a.s.m.) ve Ashabının üzerine saldırdılar.Bütün acımasızlıklarıyla tekme tokat vuruyorlardı.Ağzı yüzü kanlar içinde kalan Hz.Ebu Bekir ( r.a ) yere yığılıp kalmıştı.

Müşrikler onu öylesine dövmüşlerdiki aldığı darbelerden tanınmaz hale gelmişt.Onun ölmek üzere

olduğunu gören Hz.Ebu Bekir ( r.a ) nin akrabası olan Temim oğulları müdahelede bulunanarak

onu müşriklerin elinden zor kurtarmışlardı.Her kes Hz.Ebu Bekir ( r.a ) ümidini kesmiş ölmesini bekliyorlardı.Onu alıp evine götürdüler.Baygın bir vaziyette yatan Hz.Ebu Bekir ( r.a ) ancak akşama doğru gözünü açabildi.Ölmek üzere olmasına rağmen ağzından ilk söz.

- Allah Rasulü ( a.s.m ) bir şey oldumu ? O’ nun durumu nasıl diye sordu.

Yanındakiler için Hz.Ebu Bekir ( r.a ) nın ayılır ayılmaz kendi halini bırakıp yanındakilere Allah Rasulü ( a.s.m ) sorması anlaşılır gibi değildi. Hz.Ebu Bekir ( r.a ) durumunun iyiyie doğru gittiğini farkeden yakınları oaradan ayrılıp evlerine dağıldılar. Hz.Ebu Bekir ( r.a ) yanında bulunan annesine bir kez daha sordu.

- Allah Rasulü ( a.s.m ) bir şey oldumu nasıl ey Anneciğim diye ısrarla sordu.

Annesi Ümmü’l Hayr Allah Rasulü ( a.s.m ) iyi olduğunu öğrenip ona haber verdi.

Hz.Ebu Bekir ( r.a ) bu kez

- Allah Rasulü ( a.s.m ) nerede diye sordu.

Son bir gayretle yerinden kalktı ve ;

- Allaha Yemin olsun ki, O’nu görmeden O’nu görmeden ne bir lokma yemek yerim, ne de bir su

İçerim buyurdu.

Oğlunun son derece kararlı olduğunu gören Hz.Ebu Bekir ( r.a ) Annesi Ümmü’l Hayr gece karanlığı çökünce gizlice Hz.Ebu Bekir ( r.a ) alıp Allah Rasulü ( a.s.m ) ın kaldığı eve götürdü.

Allah Rasulü ( a.s.m ) onu görünce hemen ayağa kalkıp onun boynuna sarıldı ve öptü.Efendimiz

Onun bu haline çok üzüldü.Bunu fak eden Hz.Ebu Bekir ( r.a ) Efendimiz (a.s.m.) rahatlatmak için

-Anam Babam sana feda olsun Ya Resulallah benim birşeyim yok buyurdu.

O kendinden ziyade Allah Rasulü ( a.s.m ) iyi olmasına sevinmişti. Sonra Annesini Allah Rasulü ( a.s.m ) tanıştırdı.

- Annem iyi bir insandır.Belki Allah senin vesilenle onu cehennemden kurtarır buyurdu.

Allah Rasulü ( a.s.m ) annesi için dua buyrdu çok geçmeden anneside müslüman olup islamla şereflendi..

Bir gün Allah Rasulü ( a.s.m ) sahabilerine

- Dünyada bana üç şey sevdirildi:Güzel koku ,kadın ve gözümün nuru namaz diye buyurdu.

Yanında bulunan Hz.Ebu Bekir ( r.a ) kendini tutamadı ve şöyle buyurdu.

- Ya Rresulallah ! banada üç şey sevdirildi.Senin yüzüne bakmak, bütün malımı senin için harcamak ve kendimi sana yaklaştıracak vesileler bulmak. ( muhübbü’t-Taberi,1/265 )

Allah Rasulü ( a.s.m ) Mekkeden Medineye hicret ederken yanına aziz dostunu Hz.Ebu Bekir ( r.a ) almıştı. Müşriklerden Süreka peşlerine takılmış onları takip ediyordu. Hz.Ebu Bekir ( r.a ) korku ve endişe içinde ağlıyor bize ulaşacak Ya Rresulallah ! diyerek ağlıyordu.

Allah Rasulü ( a.s.m ) Hz.Ebu Bekir ( r.a ) a

-Niye ağlıyorsun Ya Ebu Bekir diyordu. O ise

- Ey Allah Rasulü ( a.s.m ) vallahi kendim için ağlamıyorum.Sana bir zarar vermelerinden korkuyorum diyordu.

- Allah Rasulü ( a.s.m ) Allah’ım bizi ondan koru ! diye dua edince Süreka’nın atının ayakları kumlara gömülüverdi.

Sonra birlikte sevir mağrasına vardılar.Hz.Ebu Bekir ( r.a.) önce mağraya girerek etrafı zararlı

Haşerelerden temizledi.Sonra mağradaki deliklerden Allah Rasulü (a.s.m ) bir zarar gelmemesi için üzerindeki cüppeyi çıkararak mağradaki delikleri bir bir kapattı.Sonra Allah Rasulü ( a.s.m )

İçeri davet etti.Elbise ile bitün deliklerikapamış sadece iki delik kalmıştı.Allah Rasulü ( a.s.m ) istirirahata çekildiler. Hz.Ebu Bekir ( r.a.) kalan iki deliğide ayakları ile kapattı. Allah Rasulü ( a.s.m ) başını Hz.Ebu Bekir ( r.a.) dizine koymuş uyuyordu.Bu esnada delikten gelen bir yılan

Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ayağını sokmuştu. Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ızdırap içinde kıvarnıyordu.Ancak

Allah Rasulü ( a.s.m ) rahatsız etmemek için acılara katlanıp ses çıkarmıyordu.Yanaklarında akan

yaşlar Allah Rasulü ( a.s.m ) yanaklarına düştü . Allah Rasulü ( a.s.m ) Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ağladığını görünce,

-Ne oldu sana Ya Ebu Bekir diye buyurdu. Hz.Ebu Bekir ( r.a.)

-Anam babam sana feda olsun Ya Resulallah Yılanlar ayağımı soktu diyordu. Allah Rasulü ( a.s.m )

-Bana haber verseydin ya diye buyurdu. O da,

-Ya Resulallah sizi rahatsız etmek istemedim diyordu.

Sonra Allah Rasulü ( a.s.m ) elini Hz.Ebu Bekir ( r.a.) ayaklarında gezdirdi ve dua buyurdu.Yaraları iyileşti ayağındaki ağrı sızı iyileşti.

Bu süreçte Allah Rasulünü ( a.s.m.) takip eden kişiler mğaraya yaklaşmış,gölgeleri mağra önüne düşmüştü.Hz.Ebu Bekir ( r.a ) müşriklerin gölgesini görünce efendimiz için endişelendi ve birden

Ağlamaya başladı.

- Ya Resulallah onlardan biri başını uzatsalar bizi hemen görürler diyordu. Allah Rasulünü ( a.s.m.)

-Ey Ebu Bekir! Üçüncüsü Allah olan iki kişi için ne olacağını sanıyoorsun buyurdu.

Efendimizle geçen bu çok özel anda çok özel lütuflara mashar olan Hz.Ebu Bekir ( r.a.) Allah ile

Birlikte olmanın sırına erdi.Sonra gönlüne bir ferahlık yerleşip ferahladı.