BİR PEYGAMBER AŞKI
Peygamber aşıklarından Hz.Sevban Allah Rasulünü ( a.s.m. ) delicesine sever ondan bir an olsun ayrılmazdı.Bir gün huzur-u saadete vardığında rengi kaçmış bitkin bir haldeydi.Üzüntüsü her halinden belli oluyordu.Efendimiz onu bu halde görünce sordu. “Ne oldu ya Sevban ! sana böyle “ dieye.
Sevban (r.a.) şöyle cevap verdi.Ya Resulallah ne hastayım, ne de rahatsızım.Ancak seni
Bir süre görmediğim zaman böyle oluyorum.Seni çok arzuluyor,seni görünceye kadar kendimi yalnız ve garip hissediyorum.Sonra ahreti hatırlıyorum.Orada ya seni göremezsem diye korkuyorum.Çünkü biliyorum ki, sen orada nebilerle birlikte olacaksın.Ben cennete girsem bile,
Senden daha düşük bir makamda olacağım.Bunun için muhtemelki seni göremiyeceğim.Cennete
Giremezsem zaten hiç göremiyeceğim. “ Bu duygu beni kahrediyor Ya Resulallah “ diyordu.
Bunun üzerine
“ Kim Allah ve Rasulüne itaat ederse,işte onlar,Allah’ın kendilerine lutuflarda bulunduğu peygamberler,sıddıklar ve salih kişilerle beraberdirler.Onlar ne güzel arkadaştır “ mealindeki
Nisa suresinin 69 ayeti kerimesi nazil oldu.
Onun Allah Rasulü’ne olan aşkı Eefendimize karşı saygı konusunda çok hassas duruma getirmişti
Bırakın kendisini başkalarının dahi Eefendimize karşı en küçük saygısızlığına asla tahamülü yoktu.Hz. Sevban ( r.a.) anlatıyor.
Bir gün Allah Rasulü’ne (a.s.m.) yahudi alimlerden biri geldi.
-Esselâmü aleyke ya Muhammed ! dedi. Onu şiddetli bir şekilde ittim.Neredeyse düşecekti.Yahudi alimi ne olduğunu anlayamamıştı.Bana hayretle..
- Niçin itiyorsun ? diye sordu. Bende
- Resulallah demediğin için dedim.O da
- Biz bunu kabül etseydik zaten Müslüman olurduk biz onu ailesinin kendisine vermiş olduğu isimle çağırırız dedi.Allah Rasulu
- Evet ailemin bana verdiği isim Muhammeddir dedi.
Dr Hilal Kara -Abdullah Kara
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder