HZ.AMR BİN AS ( R.A. )
Sahabilerin her birisi peygamberimizi (a.s.m ) kelimelerle anlatılmayacak kadar çok severlerdi.
Bunu yaşantıları ile dışa vurur bazende açıkça söylerlerdi.İşte onlardan biride Amr Bin As ( r.a.) dır. Amr Bin As ( r.a.) duygularını şöyle dile getirir.
“ Hiç kimseyi Allah Rasulü ( a.s.m. ) kadar sevmedim.Gözümde ondan daha saygın birisi hiç bir zaman olmadı.Ona olan saygımdan başımı kaldırıp Resulullahın ( a.s.m ) yüzüne bakamazdım.
Bu yüzden biriniz bana onu anlatın deseniz anlatamam.Çünkü hiç bir zaman onun yüzüne bakamadım “ der.
HZ.ABDULLAH BİN ÖMER ( R.A. )
Gönül ehli olup çok hassas bir kalbe sahip olan sahabilerdendir.
Nafi derki..
Abdullah Bin Ömer ( r. a ) “ İman edenlerin Allah’ı anmaları ve inen Kur’an ayetleri sebebi ile kalplerinin ürperme zamanı gelmedimi ( hadid suresi 57:16 ) ayetini okuyarak ağlar, bir
Türlü göz yaşı dinmezdi. “
Ebu Musa El Eşari ( r.a. ) anlatıyor.
“ Bir gün Abdullah Bin Ömer ( r. a ) yanında namaz kıldım.secdeye vardığında şöyle dua ettiğini duydum:
“ Ey Allah’ım ! Senin sevgini bendeki her sevgisinin üzerine çıkar,senin korkunu bütün korkularımın önüne al.” Diye dua ediyordu.
Ebu Musa El Eşari ( r.a. ) derki “ Müslüman olduğumdan buyana bu kadar feyizli bir namaz kılmamıştım.O namazımın günahlarıma kefaret olacağını umuyorum. “ der.
Abdullah Bin Ömer ( r.a. ) nın çok güzel gösterişli bir devesi vardı.Bir gün bu devesini pazarda
Satmak için götürdüğünü gören dostları ona “ böyle güzel bir deveyi satmasan daha iyi olur “ dediler.O da:
- Doğru söylüyorsunuz ancak kalbim onunla meşgül olmaya başladı.Kalbimin Allah’tan başka hiç bir şeyle meşgul olmasını istemiyorum. Sözleriyle cevapladı.
Abdullah Bin Ömer ( r. a ) Allah Rasulunü canından çok severdi.Onu andığında gözlerinden yaşlar boşanırdı.Hac için Mekkeye gittiğinde, Allah Rasulü’nün uğradığı yerlere uğrar onun hatıratlarını yad ederdi.Eefendimizin bulunduğu yerlere el ve yüzünü sürer, gözleri yaşla dolardı.
Abdurrahman Bin Sad ( r.a ) anlatıyor.
Abdullah Bin Ömer ( r. a ) yanındaydım ,aniden ayağı kasıldı.Felçli gibi hareket edemez oldu.
Ona “ En sevdiğin kişiyi anarsan ayağının kasılması ve ağrısı geçer dedim.” Oda
- Ya Muhammed ( a.s.m ) diye öyle bir feryad ettiki yere yığılıp kaldı. Abdullah Bin Ömer ( r. a ) bayılmıştı.
HZ.EBU TALHA ( R.A )
Hz Ebu talha ( r.a ) Efendimizden ayrı kalmaya hiç dayanamayan sahabilerden biriydi. Bir defasında eşi Ümmü Süley’ ( r.a. ) doğumunun yakın olması sebebi ile Allah Rasulün’den ayrı kalmış bu hasret onu yeyip bitirmişti.Eşinin doğumunu dört gözle bekliyor bunun için kuba’dan
ayrılamayıyordu.Bu durum onu çok üzüyor derin düşüncelere sevk ediyordu.Rabbine yönelip
şöyle dua etti.
- Ey Allah’ım ! sende biliyorsinki her zaman Allah Rasulü’nün ( a.s.m. )yanında olmak istiyorum.
gördüğün gibi bu durum beni buraya hapsetti.Bena bu durumdan bir çıkış yolu ihsan et !
Eşinin bu içten yakarışın işiten Ümmü Süley’ ( r.a. ) onu teselli etti ve
-Ben iyiyim ,sancılarım geçti.Haydi Allah Rasulü (a.s.m ) yanına git ‘diyerek onu medineye efendimizin yanına gönderdi.
HZ.MUAZ BİN CEBEL ( R.A )
Allah Rasulü ( a.s.m ) Muaz Bin Cebel ( r.a.) yemene vali ve islam davetcisi olarak gönderirken
Ona şöyle dedi.
- E y Muaz! Belki beni bu seferden sonra göremezssin.Muhtemel geri döndüğünde şu mescidime ve kabrime uğrayacaksın,buyurdu.
Güllerin Efendisi’nin bu sözü muazın yüreğine bir ateş gibi düştü.Kalbi bu sözlerle alev alev yanarken hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.Allah Rasulü ( a.s.m. ) yüzünü Medineye doğru çevirdi,
Sahabenin Peygamber Aşkı
Dr Hilal Kara -Abdullah Kara
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder